Jumper ile Uzamda yolculuk

Jumper ile Uzamda yolculuk


Doug Liman imzalı 2008 yapımı Jumper, popüler bilimkurgu sineması ile fantastik yapıyı bir araya getiren bir eser...
Başrollerinde Hayden Christensen, Jamie Bell, Rachel Bilson ve Samuel L. Jackson gibi isimlerin yer aldığı bu yapım bilimkurguda sıklıkla kullanılan “uzayda yolculuk” teması yerine fazla değinilmeyen “mekânda yolculuğu” konu ediniyor.
ABD sinemasının klişelerinden kurtulamayan film oldukça sıradan bir şekilde başlıyor. Öğrencilik yaşamında fazla “cool” olamayan bir karakterin sevdiği kıza açılması ve okulun popüler gencinin alayına tanık olması gibi izleyiciyi şaşırtmayacak başlangıcıyla açıkçası fazla ümit vermiyor. Süper kahraman temalı filmlerin ilerleyiş planı Jumper’da da tekrarlanmakta. Ancak burada konu edinmek istediğimiz Mekânda yolculuk temasının işlenişi.
Açıkçası bilim kurgu mekanda yolculuk temasına çok uzak sayılmayabilir. Teleport, transport veya daha bilinen “ışınlanma” gibi kavramlar zaman zaman uzay çağında geçen filmlerde işlenmektedir. Özellikle ilk akla gelen kuşkusuz “Işınla Beni Scotty” sözüyle unutulmazlar arasına giren “Star Trek (Uzay Yolu)” serisidir. Uzayda keşfedilmeyen noktaların peşinden giden Atılgan gemisinin mürettebatı keşfettikleri gezegenlere “ışınlama” yoluyla iniş yapmaktadırlar. onurcoban Bu bir “ışınlama makinesiyle” gerçekleşmektedir. Bu makineye giren kişilerin atomları parçalanır ve gidilmek istenilen mekana kilitlenerek atom birleşimi yenilenir. Oldukça karmaşık algoritmalar (en azından filmde böyle denir) ile hesaplanan bu süreç sonucunda gidilecek mesafeler saniyeler içinde kat edilir. Elektromanyetik dalgaların kullanıldığı bir makine ile ışınlanma The Fly (1986) gibi filmlerde de tekrarlanmıştır. Kuşkusuz sinema ve edebiyatta, özlenilen mekanlar arası hızlı ulaşım bilim adamlarının da ilgisini çekmiş, özellikle kuantum fizikçileri zamanda yolculuk konusuyla birlikte bunu incelemişlerdir. (Hala varlığı tartışılan Philadelphia Deneyi vs.)

Zamanda yolculuk bilimkurgunun vazgeçilmez teması olması nedeniyle mekan transferi de bu bağlamda ele alınmıştır. Ancak zaman temalı bu filmler, mekan transferini geri planda bırakmışlardır. Jumper ise herhangi bir alet kullanmadan mekan değişimini gerçekleştiren kişileri konu edinir. Bu kişilerin bilimkurguyla başlayan yolculuğu fantastik ve mitolojik öğelerle devam eder. Filmin hemen başında “sıçrama” gerçekleştiren kahramanımızın “özel” olduğu yargısını ediniriz. Oysa film ilerledikçe onun tek olmadığını bir nevi olağanüstü güçlere sahip gruba ait olduğunu öğreniriz. Ancak film boyunca bunun nedenini veya bu gücün kaynağını öğrenemeyiz. Film bu noktadan itibaren yapı değiştirir. Mekanlar arası “sıçrama” yeteneği, bir tarikata göre Tanrısal bir güçtür. Bu yüzden bu güce sahip olan kişiler düzenin düşmanıdır. Onlar yok edilmelidirler. Bu tarikat ortaçağdan beri “jumper”ları yakalamakta ve bir nevi cadı avı gerçekleştirmektedirler. Bu unsur sinema izleyicisine tanıdık gelir. Sinemada sıklıkla görülen iki farklı grup arası ebedi mücadele...
Bir nevi Kurt adamlar-Vampirler, Tanrısal yetkili tarikatlar ve din düşmanları hatta belki de jedi’lar ve Sith’ler arası iyi-kötü çarpışması bu filmde de yer alır. Tarikat yandaşlarına göre sıçrayıcılar zamanla “kötü” olurlar. Bu yüzden yok edilmeleri gerekir. İzleyici bakış açısına göre kahramanımız olan sıçrayıcı ise bize göre iyidir. Kötü olan tarikattır. İyi ve kötünün iç içe girdiği bu unsurlar beklide 2000’li yıllarda artan Da Vinci’nin Şifresi ekolünün bir uzantısıdır. www.onurcoban.com

Anakin Skywalker ile özdeşleşmiş olan Hayden Christensen, filmde yeteneğinin tüm güçlerini çözmeye ve çocukluk aşkı Rachel Bilson’ın yaşamını kurtarmaya çalışır. Bunu yaparken tarikat ile ailesinin bağını da öğrenmekten geri kalmaz. (Vader: I’m your Father! Luke: Noooo!) Filmin ortasında bahsedilen ve kimsenin başaramadığı binayı sıçratma olayını beklendiği gibi kahramanımız gerçekleştirir. Bunun gibi klişeler biraz dudak büktürtse de, solucan deliği (Wormhole) gibi kavramlar dikkat çektirtmeyi başarır. Daha çok kara deliklerin yapısından yola çıkılan bu teoriye göre solucan delikleri uzay-zamandaki “kısa yollardır”. Newton fiziğinin tepetaklak edildiği 20. yüzyılın belki de en ilginç buluşlarından biri uzayın sanıldığı gibi düz değil kıvrımlı olduğu gerçeğidir. Hatta zaman Geleceğe Dönüş (1985) filmindeki anlatıma göre (ki basit ama en güzel zaman açıklamasıdır sinemada) zaman “geçmiş-şimdi-gelecek” şeklinde bir çizgiden oluşmaz. Zaman bükülebildiğinden mekanın da bükülmesi olasıdır. Oldukça basite indirgersek yarım elips şeklindeki zaman/mekandan bir başka noktaya kısa yollar aracılığıyla yolculuk edebiliriz. (En azından teoride) Yani elipsin üstünde bulunuyorsak tam altımızdan açılacak bir solucan deliğiyle karşı tarafa hızlıca geçebiliriz. Elmanın bir tarafından bir başka tarafına geçen bir solucandan (kurt) esinlenerek isimlendirilen bu teori filmde de kullanılır. Kahramanlarımız salt “sihirli bir güçle” değil bilimsel temeli olan (ancak nasıl açtıkları soyut kalan) tünelleri kullanırlar. Birbirlerinin açtığı tünelden yolculuk edebilirler. Elbette bu sayede peşlerinde olan tarikat üyeleri de bu yolları kullanır. www.onurcoban.com

Ucu açık bir finalle noktalanan eser devam filmlerine göz kırpar. Film, hafif yüzeysel de olsa hem popüler izleyicinin hem de konuyla ilgisi olanların hoşuna gidecek bir yapı yaratmaktadır.

Onur Çoban


.

El feneri tutmanın kültürü olur mu?

Filmler bir ülkenin kültürünü anlattığı kadar, kültürler arası farklılığa da işaret edebilmekte kimi zaman. Bir izleyici grubuna son derece sıradan gelen bir durum başka bir kitle için ilginç olabilmekte...
Örneğin, çok basit gözükse de film ve dizilerde yeralan karakterlerin el feneri kullanma tarzı bir detaydan öte bizlere kültür örnekleri göstermekte...www.onurcoban.com
Artık ayrıntı mı yoksa bir kültür güzelliği mi bilinmez el feneri ülkemizde diğer ülkelere göre (özellikle ABD) farklı şekilde tutulur. Bunun en güzel örneğini filmlerde/dizilerde görebilirsiniz.Ülkemizde birine "al şu el fenerini odaya doğru tut" derseniz, o kişi (veya siz) nasıl tutarsınız?
Tarifi güç olsada şöyle: el fenerinin ışık yayan kısmı ön tarafa gelecek şekilde avuçlarsınız. Bu sırada baş parmağınız ön tarafta ve el fenerinin üstündedir. Eliniz (ve el feneri) omzunuzun hizasından aşağıda yer alır.Kısaca şöyle:


Oysa ABD yapımlarında şöyle tutulur:
El fenerinin ışık yayan kısmı yine önde ama bu sefer el omuz seviyesinin üstünde, dirsek bükük olarak tutulur. El, feneri ters bir biçimde kavrar. Yani Baş parmak el fenerinin arka kısmına yakın ve bu sefer alt kısımdadır. Yani:




İlginç olan bunun yabancı dizilerde neredeyse istisnasız kullanılması. Açıkçası biz Türkler için saçma bir kullanış olsada onlar için bir o kadar normaldir.www.onurcoban.com




Onur Çoban

Konular hakkında

Site içerisinde numaralandırılmış başlıkların diğer bölümlerine ulaşmak için yandaki menülerden seçim yapabilirsiniz.
Konular bölümünde, duyuru ve incelemelerin türlerine göre sınıflandırması yer almaktadır. Burada yer alan yazılardan bazıları;


Postmodernizm ve Sinema
Çocuklara Yönelik Markaların Etkisi
Radyo Yayıncılığı ve Etik
Rus Devrim Sineması
Geçiş Dönemi Türk Sineması

Ayrıca klasik filmlerin inceleme yazıları ve çeşitli kısa filmlere aynı yerden ulaşabilirsiniz.
Lütfen alıntılarınızda kaynak gösteriniz. Yazıların yazarları her bölümün altında belirtilmiştir.







.

5 . Özgür Film Festivali

5 . Özgür Film Festivali

1 – Ulusal, Belgesel Film Yarışması
2 – Ulusal, Kısa Film Yarışması
1 – Amaç :
Anadolu Halk Bilimleri ve Kültür Derneğinin ( Akademisinin) düzenlediği bu film festivalinin amaçları ;
-- Filmciliği ve filme ilişkin diğer konuları ( senaryo, müzik, oyunculuk tekniği vb ) desteklemek.
-- Bu festivalle asıl amaç; araştırmacılık , bilimsellik ve sanat desteklenecektir.
-- Yine amaç, film ve filmciliğin halka , özellikle gençlere, bayanlara ve kültür kurumlarına inmesini sağlamaktır.
-- Bu festivalde anlayışlar, davranışlar ve uygulamalar özellikle özgürce olacaktır.
2 – Anadolu Halk Bilimleri ve Kültür Derneğinin 6. Kültür ve Sanat Bayramı kapsamında, ulusal; belgesel ve kısa film yarışması 9 – 10 – 11 haziran 2010 tarihinde kurumumuzun bulunduğu Osmaniyede yapılacaktır.
Katılma koşulları, Jüri ve işleyiş biçimi.
3 – Yarışma, ulusal belgesellere ve kısa filmlere açıktır. Bu nedenle yapımcı ya da yönetmenlerden en az birisi T. C. Vatandaşı olmalıdır.
4 – Yarışmaya sanatsal, kültürel ve bilimsel kaygı taşıyan filmler katılır.
5 – Yarışmaya sinema, video, dijital formatlarda yapılmış filmler katılır.
6 –Yarışmaya amatör ve profesyonel herkes katılabilir.
7-- Katılma ve ön eleme için filmin yayın kalitesinde bir adet kopyesi ile DVD ve VCD formatında kayıt edilmiş kopyesi gönderilecektir.
8 -- Yarışmaya katılacak belgeseller en fazla 40 dakika, diğerleri ( kurmaca, kısa , vb. ler 30 dakika olabilir.
9 -- Filmin tanıtıcı belge, afiş veya tanıtıcı görsel öge verilmesi katalog ve diğer konulara girmesini sağlayacaktır.
10 -- Yarışmaya katılan filmlerin ticari olmayan biçimde, kültürel amaçlarla vb gösterilmesi kabul edilmiş olacaktır, bunun haricinde ticari anlaşma vb film sahiplerinin iznine bağlıdır.
11 -– Seçiciler kurulu kararı kesindir.
12 -- Aynı yarışmacı en fazla üç filmle yarışmaya katılabilir.
13 -- Daha önce bu yarışmaya katılan filmler , yeniden katılamaz, ancak başka yarışmalara katılmış olanlar ödül alanlar katılabilir.
14 -- Gönderilen filmler ile birlikte, filmin tanıtıcı bilgileri, kısa konusu ve yönetmen özgeçmişini açıklayan bir kısa belge gönderilecek . ( bu belge yarışma koşullarını kabul ediyorum ibaresiyle, katılım formu doldurulup imzalanarak yollanacaktır.)
15 - Katılma koşulları bu madde ile birlikte 15 maddedir ve değiştirilemez.

1 – Ulusal, Belgesel Film Yarışması
2 – Ulusal, Kısa Film Yarışması

Ana seçici kurul :

Umur Bugay ( Yazar – yapımcı )
Engin Ayça ( öğr. görevlisi –yönetmen)
Arif Keskiner ( Sinama sevenler der. Baş.yazar – yönetmen )
Oktay Güzeloğlu ( kısa filmciler der. Baş. – yönetmen )
Sunar Kuralaytuna ( yönetmen )


Ödüller :
a – Her dalda birincilik, ikincilik, üçüncülük ödülleri verilir, ayrıca bir adet özendirme ödülü verilir.
b – Ödül kazanan yapıtlara plaket ve yarışmaya eserlerini gönderenlerede katılım belgesi yollanır.
c – Ödül töreni 10 haziran 2010 tarihinde ( belirlenecek yer ve saatte ) Halk Bilimleri merkezinin bulunduğu Osmaniye de yapılacaktır.

Son katılma tarihi :
25 - Mayıs 2010 tarihi çalışma saati sonuna kadardır.

Yarışmaya katılan tüm filmler , seçici kurul tarafından puanlama yöntemiyle belirlenir, sonuçlar, festival haftasında görsel-yazılı basında duyurulur. Dereceye girenler ise ödül töreninde bildirilir.

Yarışma katılım ve yazışma adresi :
1 – Anadolu Halk Bilimleri ve Kültür derneği. Çardak köyü / Osmaniye. Tel : 0538 552 2992/ 0328 8356406. www.anadoluhalkbilimleri.com email: ismail_has@hotmail.com
2 – İstanbul kısa filmciler derneği. Gazeteci Erol Dernek sokak.Sinemaevi. kat 2 . Beyoğlu – İstanbul. Tel : 0212 2936511.www.ikfd.org / E-mail: istkısafilmder@yahoo.com
3 – İstanbul sinema sevenler derneği . Sıraselviler Billurcu sok. No : 25 Taksim – İstanbul. Tel : 0212 244 2482 – 0532 2212633

Geri Dönüşüm Konulu Kısa Film Yarışması

YARIŞMA HAKKINDA

Grup E yayıncılık tarafından yayınlanan Recycling Industry Dergisi tarafından düzenlenen Üniversiteler arası 'ATIK ve GERİ DÖNÜŞÜM' konulu kısa film yarışması çerçevesinde TUÇEV ( Türkiye Çevre Koruma Vakfı) ve T.C ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI'nın katkılarıyla Türkiye genelinde bütün atıkların çevreye ve insana olası zararlarını yok etmek ve atıkları değerlendirme yoluyla ekonomiye ve tabiata yararlı olacak şekilde geri dönüşümünü sağlamak.

Çevre koruma bilinci oluşturmak amacıyla Çevre Faslı Kriterleri de göz önüne alınarak tüm evsel ve endüstriyel atıkların geri dönüştürülmesine yönelik genç bir bakış ve yorum getirerek kamuoyunu bilinçlendirmeyi ve mesaj vermeyi hedeflemektedir.

YARIŞMA TARİHİ

Grup E Yayıncılık tarafından organize edilen YEŞİL KAMERA Üniversiteler Arası 'Atık ve Geri Dönüşüm' kısa film yarışması bu yıl T.C. Çevre ve Orman Bakanlığı'nın düzenlediği Dünya Çevre Günü kapsamında Rew Fuar Organizasyonu'nda 11 Haziran günü İstanbul'da düzenlenecektir.

Yarışma Takvimi
15 Mart -15 Nisan 2010 Yarışma Duyurusu
15 Nisan 2010 Yarışmaya son katılım tarihi
16 Nisan 2010 Noter huzurunda kategori çekilişi
25 Mayıs 2010 Filmlerin son teslim tarihi
1-10 Haziran 2010 Jüri değerlendirmesi
11 Haziran 2010 Ödül Töreni (Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından verilecektir)

http://www.yesilkamera.com

Cannes Film Festivali Türkiye Standı

Ankara Film Festivali Duyurusu:


Sevgili Arkadaşlar, 12-23 Mayıs 2010 tarihlerinde gerçekleştirilecek 63. Cannes Film Festivali sırasında açılacak Türkiye Standı'nın organizasyonu Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Ankara Sinema Derneği'ne verilmiştir. Berlin Film Festivali'nde olduğu gibi, kısa film ve belgeseller ile uzun metrajlı filmler için İngilizce iki ayrı katalog hazırlanacaktır. 2009 yılında Cannes Film Festivali kataloğunda yer almamış 2009-2010 yapımı filmler seçkiye alınacaktır. Ayrıca uzun metrajlı filmlerin fragmanlarından oluşacak bir dvd ve kısa metrajlı film seçkisinin yer alacağı bir dvd hazırlanacaktır. Katalogda yer alacak filmlerin bilgilerinin eksiksiz olması amacıyla Gezici Festival için kullandığımız başvuru formunu doldurmanızı rica ediyoruz. (http://88.249.4.135/entryform/tr) Ayrıca filmin türkçe ve ingilizce sinopsisi (en fazla 140 sözcük), yönetmenin ingilizce ve türkçe biyografisi (en fazla 80 sözcük) ve filmografisi, filmin ingilizce altyazılı dvd'si, filmin yüksek çözünürlüklü fotoğrafları, yönetmen fotoğrafı ve filmin fragman'ı (minidv ya da yüksek çözünürlüklü avi veya mov formatında) başvuru formuyla birlikte yollanmalıdır. Tüm belgelerin 15 Nisan 2010 tarihine kadar Ankara Sinema Derneği adresine gönderilmesini rica ediyoruz. Sorularınız için Ankara Sinema Derneği’nden Pınar Evrenosoğlu’nu arayabilirsiniz. Sevgilerimizle, Başak Emre - Ahmet Boyacıoğlu Ankara Sinema Derneği - Gezici Festival Abay Kunanbay Cad. 20/11 Kavaklıdere Ankara Turkey T +90 312 466 34 84 F +90 312 466 43 31 info@festivalonwheels.org www.festivalonwheels.org

2010 Oscar Ödülleri

2010 Oscar Ödülleri:

En iyi film: The Hurt Locker

En iyi yönetmen: Kathryn Bigelow (The Hurt Locker)

En iyi kadın oyuncu: Sandra Bullock (The Blind Side)

En iyi erkek oyuncu: Jeff Bridges (Crazy Heart)

En iyi yardımcı kadın oyuncu: Mo'Nique (Precious)

En iyi yardımcı erkek oyuncu: Christoph Waltz (Inglourious Basterds)

En iyi özgün senaryo: Mark Boal (The Hurt Locker)

En iyi uyarlama senaryo: Geoffrey Fletcher (Precious)

En iyi animasyon: Up

En iyi yabancı film: The Secret in Their Eyes (Arjantin)

En iyi belgesel: The Cove (Louise Psihoyos ve Fisher Stevens)

En iyi kurgu: The Hurt Locker (Bob Murawski ve Chris Innis)

En iyi sanat yönetmenliği: Rick Carter, Robert Stromberg ve Kim Sinclair (Set dekorasyonu) (Avatar)

En iyi görüntü yönetmenliği: Mauro Fiore (Avatar)

En iyi görsel efekt: Joe Letteri, Stephen Rosenbaum, Richard Baneham ve Andrew Jones (Avatar)

En iyi ses kurgusu: Paul Ottosson (The Hurt Locker)

En iyi ses miksajı: Paul Ottosson ve Ray Beckett (The Hurt Locker)

En iyi film müziği: Michael Giacchino (Up)

En iyi orijinal şarkı: The Weary Kind (Crazy Heart)

En iyi kostüm tasarımı: Sandy Powell (The Young victoria)

En iyi makyaj: Star Trek

En iyi kısa metrajlı film: The New Tenants

En iyi kısa animasyon: Logorama

En iyi kısa metrajlı Belgesel: Rabbit a la Berlin

82. Oscar Ödülleri'nin adayları açıklandı.

82. Akademi (Oscar) Ödülleri'nin adayları açıklandı.

en iyi film
the hurt locker/ölümcül tuzak
avatar
an education
district 9/ yasak bölge 9
the blind side
inglourious basterds/ soysuzlar çetesi
a serious man
up/ yukarı bak
up in the air/ aklı havada
precious: based on the novel push by sapphire

en iyi yönetmen
james cameron (avatar)
kathryn bigelow (the hurt locker)
quentin tarantino (inglourious basterds)
lee daniels (preciosus)
jason bateman (up in the air)

en iyi erkek oyuncu
jeff bridges (crazy heart)
george clooney (up in the air)
colin firth (a single man)
morgan freeman (invictus)
jeremy renner (the hurt locker)

en iyi kadın oyuncu
sandra bullock (the blind side)
helen mirren (the last station)
carey mulligan (an education)
gabourey sidibe (precious)
meryl streep (julia & julia)

en iyi yardımcı erkek oyuncu
matt damon (invitus)
woody harrelson (the messenger)
christopher plummer (the last station)
stanley tucci (the lovely bones)
christoph waltz (inglourious basterds)

en iyi yardımcı kadın oyuncu
penelope cruz (nine)
vera farmiga (up in the air)
maggie gyllenhaal (crazy heart)
anna kendrick (up in the air)
mo'nique (precious)

en iyi animasyon
coraline (henry selick)
fantastic mr. fox (wes anderson)
the princess and the fog (john musker and ron clements)
the secret of kelles (tomm moore)
up (pete docter)

en iyi orijinal senaryo
the hurt locker (mark boal)
inglourious basterds (quentin tarantino)
the messenger (alessandro camon ve oren moverman)
a serious man (joel coen ve ethan coen)
up (bob petersan, pete docter)

en iyi uyarlama senaryo
district 9 (neil blomkamp and teri tatchell)
an education (nick hornby)
in the loop (jesse armstrong, simon blackwell)
precious (geoffrey flesher)
up in the air (jason reitman, sheldon turner)

en iyi yabancı film
ajami (israil)
el secreto de sus ojos (arjantin)
the milk of sorrow (peru)
un prophete (fransa)
the white ribbon (almanya)

en iyi görüntü yönetmeni
avatar
harry potter and the half-blood prince
the hurt locker
inglourious basterds
the white ribbon

en iyi sanat yönetmeni
avatar
the imaginarium of doctor parnasus
nine
sherlock holmes
the young victoria

en iyi kostüm
bright star
coco before chanel
the imaginarium of doctor parnasus
nine
the young victoria

en iyi belgesel (uzun)
burma vj (anders østergaard)
the cove (louie psihoyos)
food inc. (robert kenner and elise pearlstein)
the most dangerous man in america: danniel ellsberg and the pentagon papers (judith ehrlich and rick goldsmith)
which way home (rebecca cammisa)

en iyi belgesel (kısa)
china's unnatural disaster: the tears of sichuan province (jon alpert ve matthew o'neill)
the last campaign of governor booth gardner (daniel junge ve henry ansbacher)
the last truck: closing of a gm plant (steven bognar ve julia reichert)
music by prudence (roger ross williams ve elinor burkett)
rabbit à la berlin (bartek konopka ve anna wydra)

en iyi montaj
avatar
district 9
the hurt locker
inglourious basterds
precious: based on the novel 'push' by sapphire

en iyi makyaj
il divo
star trek
the young victoria

en iyi müzik
avatar
fantastic mr. fox
the hurt locker
sherlock holmes
up

en iyi şarkı
almost there - randy newman (the princess and the frog)
down in new orleans - randy newman (the princess and the frog)
loin de paname - reinhardt wagner, frank thomas (paris 36)
take it all - maury yeston (nine)
the weary kind - ryan bingham ve bone burnett (crazy heart)

en iyi ses
avatar
the hurt locker
inglourious basterds
star trek
up

en iyi görsel efekt
avatar
district 9
star trek

en iyi kısa animasyon
french roast (fabrice o. joubert)
granny o'grimm's sleeping beauty (nicky phelan ve darragh o'connell)
the lady and the reaper (javier recio gracia)
logorama (nicolas schmerkin)
a matter of loaf and death (nick park)